Ve Neden Sadece “Ucuz” ya da “Pahalı” Diye Bakmak Yetmez?
Artık pek çok işletme için ilk temas kapıdan değil, ekrandan başlıyor. Müşterinizin sizi gördüğü ilk yer; bir afiş, kartvizit ya da broşür değil, web siteniz. Tam burada çoğu kişinin zihninde aynı soru beliriyor: “Kurumsal web sitesi fiyatı neye göre belirleniyor, neye para veriyorum?” Bu yazıda bilerek tek bir rakam söylemeyeceğiz. Çünkü mesele sadece “kaç lira” değil; nereye yatırım yaptığınız, nerede zaman kaybettiğiniz ve nerede görünmeyen maliyet ödediğiniz.
1. Kurumsal Web Sitesi Bir Tasarım Dosyasından Fazlasıdır
Bir web sitesine uzaktan bakınca görülen şeyler birkaç sayfa, bir logo, bir menü ve bazı görseller gibi durur. Oysa perde arkasında fiyatı asıl belirleyen unsurlar çok daha derin ve katmanlıdır. Strateji (kime ne söylemek istediğiniz), bilgi mimarisi (hangi bilginin hangi sırayla ve hangi sayfada gösterileceği), tasarım dili (markanızla uyumu), teknik altyapı (hız, güvenlik, sürdürülebilirlik) ve içerik (metin, görsel, video, blog yapısı) fiyatın temel bileşenleridir. Kurumsal web sitesi, aslında markanızın sessizce konuşan en uzun metni gibi düşünülebilir. Bu metnin dili, kurgusu ve nefesi, yapılan işin değerini ve maliyetini belirler.
2. Fiyatı Etkileyen Ana Başlıklar
2.1. Kapsam ve Sayfa Yapısıİlk olarak şu soruların cevabı netleşir: Sadece “Hakkımızda – Hizmetler – İletişim” gibi temel sayfalardan oluşan küçük bir yapı mı olacak, yoksa referanslar, sıkça sorulan sorular, blog, teklif formu, kampanya sayfaları gibi daha kapsamlı bir mimari mi kurgulanacak? İleride yeni sayfalar eklenmesi öngörülüyor mu? Her ek sayfa, sadece “bir tane daha sayfa” değildir; yeni bir içerik, yeni bir tasarım parçası ve yeni bir kullanıcı akışı demektir. Bu yüzden fiyat, çoğu zaman “kaç sayfa” sorusundan çok, “bu sayfalar ne kadar derinlik taşıyor” sorusuyla şekillenir.
2.2. Hazır Altyapı mı, Özelleştirilmiş Yapı mı?Teoride neredeyse herkes şunu düşünür: “Hazır tema kullanırsam daha az öderim.” Evet, ilk anda ödenecek tutar daha düşük görünebilir. Ancak pratikte sık yaşanan problemler vardır: sektöre uymayan genel bir görünüm, mobil cihazlarda bozulmalar, yavaş açılan sayfalar, ufak bir değişiklikte bile dağılan tasarım ve “tema buna izin vermiyor” cümlesi. Özelleştirilmiş bir yapı ise markanın diline göre biçimlenir, daha kontrollü bir teknik altyapıya sahiptir, değişikliklere daha esnek cevap verir ve yıllarca kullanılabilecek bir iskelet sağlar. Bu noktada her gün benzer siteler inşa eden, neyin işe yaradığını ve neyin sorun çıkaracağını bilen küçük ama tecrübeli ekipler (örneğin tasvir.ist gibi niş odaklı çalışan ekipler) hazır altyapıları bile akıllıca özelleştirerek güvenli, hızlı ve sürdürülebilir bir forma dönüştürebilir. Fiyatı oluşturan şey tek başına “tema” değil, bu deneyimdir.
2.3. Domain, Hosting, Güvenlik ve Görünmeyen Teknik MaliyetlerÇoğu işletme “domain ve hosting” kısmını en sona bırakır, hatta bazen en ucuz seçeneği tercih ederek bu işi hallettiğini zanneder. Oysa alan adı markanın dijital adresidir, hosting sitenin her gün nefes aldığı altyapıdır, SSL, yedekleme ve güvenlik ayarları da gece gündüz fark etmeksizin sizi korur. Başlangıçta “biraz daha az ödeyeyim” diyerek seçilen düşük kalite hosting, uzun vadede yavaş açılan sayfalar, sık sık kapanan site, e-posta problemleri ve Google’da geriye düşen sıralamalar olarak geri dönebilir. Deneyimli ekipler burada genellikle “en pahalısını alalım” demez; ihtiyaca göre hız, güvenlik ve maliyet dengesini kurar, ileride sorun çıkarmayacak çözümlere yönlendirir. Böylece altyapı, görünmeyen ama güçlü bir temel haline gelir.
2.4. İçerik Üretimi: Metinler, Görseller, VideolarBir web projesinin en çok tıkanan noktası çoğunlukla tasarım ya da kodlama değil, içeriktir. Sık duyulan cümle şudur: “Metinleri biz hazırlarız, görselleri de göndeririz.” Sonra işler yoğunluğundan dolayı metinler yazılamaz, yazılsa da çok uzun, çok kısa ya da dağınık olur, Google için optimize edilmemiştir ve markanın diliyle örtüşmez. Görseller yanlış boyutlarda, kalitesiz veya konsept dışıdır. Projeler bu yüzden tasarım yüzünden değil, içerik üretimi yüzünden uzar. Bu işi her gün yapan bir ekip ise sektörü hızlıca analiz eder, markanın ses tonunu yakalayan metinler üretir, ziyaretçiyi adım adım ikna eden başlıklar ve ara metinler kurgular, görselleri web için optimize eder ve gerekiyorsa video veya hareketli görsellerle destekler. Siz “ben ne yazacağım” diye günlerce düşünmek yerine, sadece yön veren ve onaylayan tarafta kalırsınız. Bu da doğrudan hem zaman hem gizli maliyetlerinize olumlu yansır.
2.5. SEO, Hız ve Teknik OptimizasyonBir web sitesinin gerçek değeri, sadece yayına alındığı gün değil, sonrasında ürettiği etkiyle ölçülür. Sayfaların ne kadar hızlı açıldığı, mobilde ne kadar sorunsuz göründüğü, başlıkların ve açıklamaların arama motorlarına uygun yazılıp yazılmadığı, görsel etiketlerinin doğru kullanılıp kullanılmadığı gibi detaylar sitenin performansını belirler. Bunlar genellikle “sonradan da yapılır” denilen işlerdir ama ilk kurulumda doğru ele alınmadığında sonradan toparlanması hem daha zor hem daha maliyetlidir. Tecrübeli ekipler, siteyi kurarken hız optimizasyonunu, temel SEO ayarlarını, mobil uyumluluğu ve temiz kod yapısını işin doğal parçası olarak ele alır. Siz “böyle şeyler de varmış” demeden altyapı sizin adınıza güçlendirilmiş olur.
2.6. Süreklilik: Bakım, Güncelleme ve DestekWeb sitesi yaşayan bir organizma gibidir. İçerikler güncellenir, yeni sayfalar eklenir, güvenlik yamaları çıkar, tarayıcılar ve cihazlar değişir. Başlangıçta sadece “kurulum”a odaklanıp bakım ve destek kısmını görmezden gelmek yaygın bir hatadır. Oysa pek çok profesyonel ekip, fiyatın içine veya teklifin etrafına şu başlıkları da dahil eder: belirli bir süre teknik destek, temel eğitim ve kullanım anlatımı, belirli aralıklarla güvenlik ve performans kontrolleri ve gerektiğinde küçük revizyonlar. Uzun vadede maliyeti belirleyen unsurlardan biri de bu “süreklilik” boyutudur.
3. “Kendim Yapsam Daha Ucuza Gelmez mi?” Sorusu
Bu soru son derece doğal. Bugün hazır site altyapıları, sürükle-bırak site kurucular ve YouTube’da sayısız eğitim videosu varken “ben de yaparım” fikri cazip geliyor. Ancak tablo çoğu zaman şöyle gelişiyor: Tema, hosting ve eklenti araştırmasıyla günler ve haftalar geçiyor; kurulum ve ayar sürecinde DNS, SSL, veritabanı, mail ayarları derken işin asıl odağından uzaklaşılıyor; tasarım tarafında defalarca renk, font ve yerleşim değişikliği yapılıyor; içerik tarafında her sayfaya ne yazılacağına karar verilemediği için proje listenin ucunda bekliyor; güncelleme sonrası bozulan sayfalar, uyumsuz eklentiler ve güvenlik açıklarıyla uğraşılıyor. En sonunda da çoğu zaman “keşke baştan işi bilen biriyle konuşsaydım” cümlesi kuruluyor. Burada ödenen bedel sadece para değildir; giden zaman, kaçan fırsatlar ve yarım kalan ya da içe sinmeyen bir dijital vitrin de bu bedelin içindedir. Bu yolu her gün yürüyen ekipler için süreç, tekrar eden ama yönetilebilir bir akıştır; ilk defa deneyen için ise yorucu ve uzun bir maratona dönüşebilir.
4. Deneyimli Bir Ekiple Çalışmanın Görünmeyen Kazancı
Kurumsal web sitesi sürecinde deneyimli bir ekiple çalışmak demek, stratejiyi birlikte kurup teknik detayları onlara bırakmak; süreci takvimli, kontrollü ve öngörülebilir şekilde yürütmek; ileride büyümeye açık bir yapı kurmak ve kendi işinize yoğunlaşırken dijital yüzünüzün emin ellerde olduğundan emin olmak demektir. Böyle çalışan ekipler sektörünüzün dinamiklerini anlamaya zaman ayırır, sadece “bir site” değil, markanızın dilini taşıyan bir hikâye alanı kurar, web, sosyal medya, tasarım ve reklam gibi alanları birbirine bağlayarak bütüncül bir dijital zemin oluşturur. Siz her ayrıntıyla tek tek uğraşmak zorunda kalmazsınız; bir kez sağlam kurulan düzen, uzun süre yorulmadan kullanılabilir.
5. Son Söz: Fiyat Bir Rakam Değil, Tercih Ettiğiniz Yolculuktur
Kurumsal web sitesi fiyatını konuşurken aslında şu iki yolu kıyaslıyoruz: Deneme-yanılma ile yalnız yürüdüğünüz yol ve bu yolu daha önce defalarca yürümüş bir ekiple adım adım ilerlediğiniz yol. Birincisinde zaman kaybı, yarım kalan projeler ve “idare eder” bir dijital vitrin vardır. İkincisinde ise planlı ilerleyen bir süreç, öngörülebilir bir bütçe ve markanıza yakışan, sürdürülebilir bir web varlığı. Ekranda belki sadece bir menü, bir logo, birkaç görsel ve birkaç satır metin görünüyor olabilir; ama arka planda doğru kurulduğunda size yıllarca çalışacak, yanlış kurulduğunda ise sessizce kaynak tüketen bir mekanizma vardır. Tercih sizin: zamanınızı deneme-yanılmaya mı harcayacaksınız, yoksa bu yolu meslek edinmiş bir ekibin deneyimini kullanıp enerjinizi kendi asıl işinize mi ayıracaksınız? Bu soruya vereceğiniz cevap, kurumsal web sitenizin gerçek maliyetini de, gerçek değerini de belirleyecek.